Yüksek Tansiyon Belirtileri:
-Değişik zamanlarda üç kere ziyaret ettiğiniz doktorun ölçüm aleti 160/95 mmHg (16/9,5) değerini her keresinde aşıyorsa, yüksek tansiyondan söz edilebilir.
-Yüksek tansiyon belirti vermeden gelişen hastalıklardandır; çok ender olarak erken dönemde, baş dönmesi, uyku bozuklukları, nefes darlığı veya güç kaybı gibi belirtiler görülebilir. Onlarca yıllık bir gelişim sürecinin ardından ortaya çıkan yüksek tansiyon algılanmaya başlandığında, genellikle kalpte, böbreklerde, beyinde veya gözlerde geri dönüşü mümkün olmayan arızalar oluşmuş olabilir.
Yüksek Tansiyon Nedenleri:
Yüksek tansiyon, başka hiçbir hastalıkta olmadığı kadar, çeşitli etkenlerin etkisiyle oluşur ve bu etkenlerin çoğu devreden çıkarılabilir. En önemli risk etkenleri şöyle sıralanabilir:
• Şişmanlık
• Hareketsizlik
• Sigara ve alkol kullanımı
• Stres, kuruntular, yanılgılar ve korkular
• Kalıtım
• Gut (damla) ve şeker hastalığı (Diabetes mellitus)
Organik Gerçekler
Kalp dolaşım sistemi hastalıklarının başlıca sorumlusu yüksek tansiyondur.
Neden: Kan damarlarındaki basınç ne kadar artarsa, damarlarda bozulma( deformasyon) riski de o kadar artar. Ayrıca, yüksek basınç kalbin işini de zorlaştırır; damarlardaki basınca karşı kan pompalarken daha fazla güç kullanmak zorunda kalır.
Psikolojik Gerçekler
Şu açıklamalar sizin düşüncelerinize uygun mudur?
“Her olumsuzluğa karşı benim göğüs germem gerekir.”
“Bütün yükler yine benim sırtıma bindi.”
“Başarmak zorundayım.”
“Hiç kimse beni durduramayacaktır.”
Eğer bu tür savaş ve direnme parolalarını sıkça kullanıyorsanız, yüksek tansiyon hastalığına yatkın bir kişi olduğunuz söylenebilir. Süreklilik gösteren saldırganlık ve beklenti duyguları, sempatik sinir sistemini etkileyerek, damarların gerginliğini arttıran hormonların salgılanması sonucunda kan basıncının yükselmesine neden olabilir.
Bir yüksek tansiyon hastasının tipik kişilik belirtileri şöyle sıralanabilir:
• Kendinden ve yakınlarından çok şeyler bekler.
• Başkalarının da kendinden çok şeyler beklediğine inanır.
• Yakın çevresine karşı, tüm yükleri sırtlanan kişi rolünü üstlenir, yani başkalarının olurunu kazanabilmek uğruna kendi ihtiyaçlarından vazgeçebilir.
• Kendini her an kıskançlığa kaptırabilir, çünkü herkesten daha verimli olduğuna ve bu yüzden de herkesten daha fazla takdir toplaması gerektiğine inanır.
• Titizliğe ve kusursuzluğa yatkındır ve bu tür kişilik nitelikleri genelde pek beğenilmez ve sıkça çekişmelere neden olabilir.
Dikkat!
Beyaz önlüklü, boynunda stetoskopu ve cebinde tansiyon ölçme aleti ile karşınıza çıkan bir doktor sizde korku veya ürküntü yaratabilir mi? Eğer öyleyse, “muayene yüksek tansiyonu” rahatsızlığınız var demektir. Bu durumda, tanıdığınız bir eczacıya tansiyonunuzu ölçtürmeli veya evinizde kendi ölçüm aletinizi kullanmalısınız.
Yanlış tanı sonucu olarak gereksiz yere sürekli tansiyon ilacı yutmanın sakıncalarını doktorunuzdan veya eczacınızdan öğrenebilirsiniz!
Kendinize yardımcı olabilirsiniz!!!
Soğuk su!
Sinirlendiğinizde, bileklerinizi birkaç dakika boyunca soğuk suyun altına tutun; bu yöntem sizi yatıştıracaktır.
Diyet
Eğer fazla kilolarınız varsa beslenmenizde kısıtlamalara gidin. Beslenme programınızdaki et miktarını azaltmaya gayret edin.
Vejetaryenlerin ( et yemeyenler) tansiyonları genellikle düşüktür.
Potasyum
Potasyum, hücrelerden su çekilmesini hızlandırır. Böylece kandaki sıvı miktarının azalmasına paralel olarak basınç da düşer. Potasyum içeren besinler, süt ürünleri, et, balık, kümes hayvanları, baklagiller, sebze ve meyveler olarak sayılabilir. Kayısı, avokado, muz, incir, hurma, kuru üzüm, kurutulmuş meyveler, kabuklu yemişler, bira mayası, balkabağı, patates ve sarımsak da yüksek oranlarda potasyum içerir.
Mısır
Mısırın etken maddeleri kan dolaşımını destekler. 3 yemek kaşığı dolusu havanda hafifçe ezilmiş mısır tanesi yarım litre soğuk suya eklenir, kaynama derecesine kadar ısındıktan sonra 10 dakika kadar hafif ısıda kaynatılır ve 15 dakika demlendikten sonra süzülür. Bu sıvıdan günde 1 bardak, aç kamına içilir.
Sarımsak
Sadece tansiyonu düşürmekle kalmayıp, damarların iç yüzeylerini de temizleyerek herhangi bir damar rahatsızlığı oluşmasını önler. Sarımsağın gerçekten etkili olabilmesi için, günde en az 2-3 diş yenmesi gerekir. Sarımsak kokusundan hoşlanmayanlar veya mideleri rahatsız olanlar ise, eczaneden sarımsak drajesi alarak kullanabilirler. Ayrıca, hiçbir koku içermeyen sarımsak damlaları da (tentür) kullanılabilir.
Sarımsak damlası (tentürü): Yeni mahsul sarımsağın dişleri kabuklarından ayıklanır ve ince doğranır. İnce kıyılmış 3 baş sarımsak 250ml kanyak, viski veya votkaya eklenir ve şişenin kapağı iyice kapatılır. Arada bir çalkalanarak 2 hafta bekletildikten sonra, dört kat tülbentten geçirilerek süzülür. Böylece sarımsağın başlangıç tentürü elde edilmiş olur. Ama onu bu durumda kullanmayıp, homoepatik kurallarına uygun biçimde seyreltmek gerekir.
Bu tentürden alınan bir ölçü (bir yemek kaşığı veya likör kadehi) 9 ölçü içme suyuyla karıştırılarak iyice çalkalanır. Böylece, (onda biri anlamına gelen) desimal yöntem kullanıldığı için, D1 seyreltisi elde edilmiş olur. Elde edilen her yeni seyreltiden başlamak üzere, daha yüksek seyrettiler elde edilir. Sarımsak tentürünün tavsiye edilen seyreltileri D3 – D6 civarındadır. Kullanılacak seyreltiyi elde ettiğinizde, başlangıç tentürünü etiketleyerek, el altından uzak bir yerde saklayınız.
Kullanım dozajı: Günde 3-4 kere 1 5-25 damla, yani bir çay kaşığı dolusu kadar tentürü ağzınıza alın ve dil altı ilaçlarında da olduğu gibi, çabucak kana karışmasını sağlamak için ağzınızda 1 5-20 saniye kadar dolaştırdıktan sonra yutun. Kullanım zamanı, yemeklerden yarım saat önceye veya yarım saat sonraya denk getirilmelidir.
Ökseotu – Alıç – Atkuyruğu bitki harmanı
Ökseotunun etken maddeleri damar kaslarındaki gerginliği azaltır. Onu başka bitkilerle eşit oranda harmanlayarak olumlu etkisini daha da arttırabilirsiniz.
Çay reçetesi: 30g ökseotu yaprağı, 20g alıç çiçek-yaprak karışımı ve 20g atkuyruğu ince kıyılarak iyice harmanlanır. Yarım tatlı kaşığı bitki karışımı, orta boy bir su bardağı dolusu kaynar derecede sıcak suyla haşlanır ve 10 dakika demlendikten sonra süzülür. Sabahları ve akşamlan, taze demlenmiş bir bardak çay aç karnına içilir. Ayrıca, bu bitkilerin tentürleri Alman eczanelerinden satın alınarak, damla biçiminde kullanılabilir.
Tentürlerin Türkçe ve Latince adları :
Ökse otu tentürü – Tinctura Viski
Alıç tentürü – Tinctura Crataegi
At kuyruğu tentürü – Tinctura Equiseti
Kullanım dozajları: Tentürler eşit oranda karıştırılır ve günde 3 kere 20 damla alınıp, ağızda 15-20 saniye kadar dolaştırıldıktan sonra yutulur. Alıç, yaprak-çiçek çayı Alıç bitkisi kalbi etkileyici glikozitler içerir. Bu glikozitler, bir yandan kalp kaslarını güçlendirirken, öte yandan da nabız frekansını düşürür. Alıç, kan basıncını düzenleyerek, bir yandan da damar sertliğine karşı yardımcı olur. Ayrıca alıç, kalp ritim bozukluklarında, hırçınlığa yatkınlıkta ve uykusuzlukta da yardımcı olabilir. Alıç, kesinlikle hiçbir yan etki içermez ve hiç ara verilmeden sürekli kullanıldığı halde alışkanlığa da yol açmaz.
Reçete: 1 tatlı kaşığı dolusu ince kıyılmış yaprak-çiçek (ve hatta meyve) karışımı, orta boy bir su bardağı dolusu kaynar derecede sıcak suyla haşlanır, 8-10 dakika demlendikten sonra süzülür ve günde 2-3 bardak aç karnına veya öğün aralarında içilir. Alıç çayı balla tatlandırıldığında etkisi daha da artar. Şeker hastaları tabii ki tatlandırmaz!
Alıç bitkisinden elde edilmiş standart preparatlar da, eczanelerden (öncelikle Alman eczanelerinden) temin edilerek kullanılabilir.
Crataegııt, Crataelenat, Crataevyma N, Cravisum, Korodin vb.
Önlem alarak sağlıklı kalabilirsiniz!!!
• Sigara ile yollarınızı ayırın artık!
• Yaşam biçiminizi şöyle bir gözden geçirin! Dünyadaki tüm aksiliklerin dönüp dolaşıp sırtına yüklendiği bir yük hayvanı olduğunuzu mu düşünüyorsunuz? Sürekli olarak, başkaları tarafından geçildiğinizin, görmezden gelindiğinizin veya aldatılabileceğinizin korkusuyla mı yaşıyorsunuz? Kendinize ait olan boş zamanlarınızda bile sürekli biçimde, başarılı olmanız gerektiğini mi düşünüyorsunuz?
• Şöyle bir deneyin bakalım, acaba hayatınızı daha rahat edebileceğiniz bir şekle sokabilir, daha az zaman ve verimlilik baskısı altında olabilir, daha az kıskançlık ve çekişme içeren sağlıklı bir düzen kurabilir misiniz?
• Et tüketimini kısıtlayın! Vejetaryenlerin önemli bir bölümünün kan basıncı normal düzeydedir!
• Yürüyüş, bisiklete binme ve yüzme gibi sporlardan kendinize uygun bulduğunuz birini seçin ve onu düzenli biçimde uygulayın. Çünkü spor, bir yandan kan damarlarının genişlemesini sağlarken, diğer yandan da metabolizmanın belirli bir düzene oturarak kan dolaşımının rahatlamasını ve böylece kan basıncının da normalleşmesini sağlar.